Bireysel Danışmanlık

Yaşadığımız hayat kimin hayatı? Bu hayatın neresindeyiz ve ne kadar içindeyiz? Bu sahne kimin sahnesi? Rol kimin biçtiği rol? Bunları hiç düşündünüz mü? 

Fark ediyoruz ya da etmiyoruz, görüyoruz ya da görmüyoruz hepimiz bir senaryonun içerisindeyiz. Fakat bu senaryo metnindeki bazı ayrıntıları görmediğimizde bunun bedeli hayatımıza yansıyor. Ezbere, otomatik, tekdüze, mutsuz ve kaygılı bir yaşam… 

Bir parça nefes alıp durduğumuzda görüyoruz ki ya “Biz buna yaşamak mı diyoruz” diye hayıflanacağımız noktaya gelmişiz ya da hep bize verilen ile yetinmişiz. Peki siz kendi senaryonuzun başrol kahramanı mı yoksa kenarda köşede yetinen bir figüranı mısınız? 

Filistinli şair Murid Barghoutin’in çok önemli bir sözü var. “İnsanları yerlerinden yurtlarından etmek istiyorsanız bunun en kolay yolu hikâyeyi ikinci bölümden başlatmaktır. En kötü yalan yarım gerçektir “Aradığımız cevap hikâyenin tamamında gizli, bir parçasında değil. 

Hikayelerimiz sadece bizim hayatlarımızı yansıtmakla kalmaz aynı zamanda şekillendirilir. Hayatınızı değiştirmek için kendi hikayelerinizi yazmaya sizi davet etsek ne dersiniz?